Yeme Bozuklukları anoreksiya nervoza , bulimiya nervoza ve son yıllarda tanımlanan tıkınırcasına yeme bozukluğunun icinde bulundugu kronik psikiyatrik hastalıkların gurubudur. Depresyon, kaygi bozukluklari, alkol ve uyusturucu kullanilmasi, obsesif kompulsif bozukluk ile beraber gorulurler. Ileri anorexi vakalarinda psikoz da gelisebilir. Kisilerde asiri kendine guvensizlik, vucudunu asiri kilolu bulma begenmeme, cinsel yonden buyumede sorunlar cok siklikla gorulur. Baslama yasi 12-14 yas arasi densede baslama yasi 9 a kadar dusmus bulunmaktadir. Amerika genelinde ki istatistikler kiz cocuklari ve kadinlarda anoreksiyi %1, bulimiyi %1.5 ve tikanircasina yeme bozuklugunu %3.5, erkeklerde %0.3, %0.5 ve %2 olarak vermektedir. Turkiye de tam istatistikler bulunmasa da buyuk sehirlerde medyanin etkisi, incecik olmaya ozenti, guzellikte perfeksiyonist takintilar sebebiyle bu hastaliklar hizli bir sekilde artmaktadir. Pek cok gencimiz yurtdisina tedaviye gitmektedir.
Yeme bozukluklari tedavi edilmediginde psikiyatride %20 ‘ye varan en yuksek olum olanlari bu hastaliklar gurubunda gorulmektedir. Hastalar genellikle vucut sekilleri, kilolari ve yemek ile ilgili takintili dusuncelerle basa cikamaz hale gelirler. Anorekside zayıf bir bedene sahip olma arzusu, kilo almaktan aşırı korku, ve beden imgesinde bozukluk nedeniyle yemek yeme asiri kisitlanir (ve/veya asiri egzersiz) ve ileri kilo kaybi gelisir ve hasta adetten kesilir. Bulimide ise hastalar genelde diyet uygular, kontrolu kaybederek tıkınırcasına yemek yer ve ardından bu yediklerini kusarak çıkarırlar. Hastalar aldıkları besinlerin kilo yapıcı etkisini azaltmak için laksatif (ishal yapıcı) , diüretik (su atıcı) gibi ilaçlara da baş vurabilirler. Bu hastalikta farklı olarak hasta hafif kilolu ya da normal beden ağırlığındadır. Bu hastaliklar her sosyokulturel ve ekonomik katmandan hasta icersede genelde ust ekonomik katmandan kisilerin hastaligi olarak bilinir. Balerinler , danscilar, sporcular, mankenler cok siklikla bu hastaliklara maruz kalmaktadir.
Hastanin yeme duzeni, hayat duzeni, insan iliskileri, cinsel hayati ve okul ve is basarisi bu hastaliklardan ileri derece zarar gorur. Kendine guven cok duser. Bunun yani sira kan ve eloktrolit degerlerinde dususler, uyku bozukluklari, kardiyovaskuler sistemde bozukluklar (ani olumler genelde bu yuzden olur), karaciger yaglanmasi, dis curumeleri, kuru cilt, tuylenme, osteoporoz yemek borusu yirtilmasi gibi agir bulgular ortaya cikar.
Anorexi hastalari cok hizli ve asiri kilo kaybi durumunda ozellikle Body Mass Index 18’in altina dustugunde hastaneye yatmalari gerekir. Bulimik hastalarda tedaviye ragmen durudurulamayan yas kusmalarda hastaneye yatis yapmak gerekir. Bunun yani sira agir depresyon veya psikoz gelismesi durumlarinda da yatis yapilir.
Hastalarda ozellile bulimic hastalarda alkol ve uyusturucu sorunu da silikla gorulur. Olum sebebplerinden biride alkol ve uyusturucu bagimliligidir. Bu sebepten dolayi ikisinin tedavisinin beraber yapilmasi sarttir.
Bu hastaliklarin tedavisi bireysel psikofarmakoljik ve psikoterapi olarak yapilir. Eger bunlar yersiz kalirsa yogun ayaktan tedavi merkezleri bu da yetersiz kalirsa yatarak tedavi olarak yapilir. Tedavi merkezleri multidisipliner calismak zorundadir. Psikiyatristler, psikologlar, sosyal hizmet uzmanlari, diyetisyenler, hemsiler, fizik tedavi uzmanlari ve ozel egitimciler bu programlarda hastalarin bireysel ozelliklerini ve ihtiyaclarina gore tedavi duzenlerler.